Penis

Penis tam kalıcı büyüklüğüne ergenlik döneminde ulaşan erkek üreme organıdır. Cinsel görevinin yanı sıra idrarın dışarı atılması fonksiyonuna da sahiptir. Penis birden fazla anatomik yapıdan oluşmaktadır. Glans, corpus carvenosum, corpus spongiosum ve üretra penisi oluşturan anatomik yapılardır. Penisin baş kısmı mukoza adı verilen pembe ve nemli bir dokuyla kaplıdır.

Sünnet olmuş erkeklerde mukoza kurumaktadır. Corpus cavernosum ise penisin yer iki yanında bulunan dokulardır. Bu dokuların içine dolan kanlar ereksiyonun oluşmasına olanak sağlar. Corpus spongiosum ise penisin önünde ve glansın sonunda yer alan sünger benzeri dokulardır. Bu dokularda ereksiyon sırasında kanla dolar ve üretrayı açık tutar. Son olarak üretra ise corpus spongiosum içerisinden ilerleyen bir tüptür. İdrarın dışarı atılmasını sağlar.

Peyroni Eksizyonu

Peyronie ilerleyen yaşla birlikte ortaya çıkan ve penisin eğrilmesine neden olan bir hastalık olarak tanımlanabilir. Peyroni sıklıkla cinsel ilişki esnasında meydana gelen travmalar sonucunda oluşmaktadır. Penis gövdesinin üstünde, yanında ya da altında meydana gelen plaklar sonucunda penis eğriliği oluşmaktadır.

Peyroni ilk başta pek bir belirtiye sebep olmamaktadır ancak şiddetlendikçe hem fizyolojik hem de psikolojik sorunlara yol açabilmektedir. Peyroni eksizyonu, eğriliye yol açan plağın çıkarılması işlemidir. Özellikle eğikliğin ciddi olduğu durumlarda tercih edilmektedir. Peyroni eksizyonu işlemi sırasında vücudun farklı yerlerinden alınan ya da biyo uyumlu yapay yamalar kullanılmaktadır.

Penis Protezi

Günümüzde sertleşme problemleri birçok erkeğin cinsel sağlığını olumsuz yönde etkilemektedir. Üstelik sertleşme problemi birçok nedene bağlı olarak görülebilmektedir. Yaklaşık olarak 40 yaşın üzerindeki erkeklerin %52’sinde ereksiyon bozukluğu meydana gelmektedir. Penis protezi ise etkili ereksiyon bozukluğu tedavisi yöntemlerinden bir tanesidir.

Penis protezi hakkında merak edilen noktalardan birisi de çocuk sahibi olup olmamaktır. Penis protezinin üremeye herhangi bir etkisi yoktur. Hastaların üreme sağlığı ya da sperm karakteristiği protez öncesinde nasılsa protez sonrasında da benzer şekilde olacaktır. Penis protezi uygulanan hastalar yaklaşık 1 gün sonra taburcu edilmektedir. Hastaların ameliyatı takip eden 4 - 8 hafta boyunca cinsel perhizde bulunması şarttır. Bu süre hastadan hastaya göre değişiklik gösterebilir.

Penis Plikasyonu

Penis plikasyonu, doğuştan penis eğriliğinin tedavisinde kullanılan yöntemlerden bir tanesidir. Plikasyon işleminde eğriliğin ters tarafında kalan bölge dikişler ile gerdirilerek eğrilik ortadan kaldırılır. Bu dikişler penisin kenarına atılan küçük bir kesiden atılabilmektedir. Penis plikasyonu, penis eğriliği durumlardan anında etki gösteren bir tedavi yöntemidir.

Penis plikasyonu işlemi sonrasında genellikle hastalar aynı gün taburcu edilmektedir. Penisin etrafında şişmeyi engellemek için sargı bulunmaktadır. Bu sargının ilk 24 saat boyunca çıkarılmaması gerekmektedir. Operasyon sonrasında bölgede hassasiyet meydana gelmesi, renk değişimi ya da şişlik görülmesi son derece normaldir. Yaklaşık olarak 1 - 2 hafta içerisinde bu belirtiler kendiliğinden ortadan kalkar.

Hipospadias Onarımı

Hipospadias onarımı, doğuştan meydana gelen, penisi ucundaki açıklığın yanlış konumda olması durumunda gerçekleştirilen tedavidir. Normal şartlarda idrarı mesaneden vücut dışına taşıyan üretranın penisin ucunda sona ermesi gerekmektedir. Ancak bazı durumlarda penisin altında görülebilmektedir. Üretranın penisin alt kısmının ortasına ve skrotumun içine ya da arkasına açılması ise durumun daha ciddi olduğunu göstermektedir.

Hipospadias onarımı genellikle 6 aylık ve 2 yaşındaki çocuklara yapılmaktadır. İşlem sonrasında hastalar aynı gün taburcu edilir. Çocuğun ameliyattan sonra bir gece hastanede kalması çok nadirdir. Hipospadias ile doğan çocukların doğumdan sonra sünnet ettirilmemesi gerekmektedir. Çünkü sünnet derisi hipospadias onarımı tedavisinde kullanılabilmektedir. Operasyon genel anestezi altında gerçekleştirildiği için çocuk herhangi bir şey hissetmez.